Kayıtlar

Ağustos, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

papa Müslüman bir kadının önünde eğilir mi ?

Resim
Bayramlarda elini öptürmek için uzatanlardan kaçacağım diye köşe kapmaca oynuyorum. Kurbana da az kaldı,antrenman yapmaya başlasam iyi olur. Üstteki resim başlıkta belirttiğim konuya ait. Papa Ürdün kraliçesinin elini öpmüş. Olay olmuş.Sebebi ise papa Müslüman bir kadının önünde eğilir mi.Bizim açımızdan olay ve haber olması gereken o değil.Müslüman bir kadın namahreme el verir mi.Bu olay olduğu gün birlikte sağlanır beraberlikte,zulümde biter. Neden öyle diyorum.Bu hassasiyeti yakalaya bildiysek, Müslümanlıkta çağ atlamışız demektir zaten. Maalesef kendi ülkemizde de bu durum böyle,buna hiç dikkat edilmiyor.En üst makamdan en alt makama,halka kadar.El öpülse yine iyi şap bir sağ yanaktan,şap bir sol yanaktan. Ohh miss.. Geçen Bayram dedim ben namahremin elini öpmüyorum,tokalaşmıyor um. Öyle öyle alışacaklar artık yapacak bir şey yok.Bu İmajı oluşturmaya başladım. =)

Ye Kürküm Ye Dünyası..

Resim
Dertsiz, tasasız bir hayat var mı acaba ? Gerçi bu neyi dert edindiğimize göre değişir ya.. Nasreddin Hoca misali oldum bugün.Ye kürküm ye misali.. Bir gün Nasreddin Hocayı yemeğe davet etmişler, o da sıradan günlük kıyafetleriyle gitmiş ama kimse hocayla ilgilenmemiş.Başka bir akşam yine ziyafete davet edilmiş bu sefer kürkünü giyip gitmiş.Herkes bir ilgi alaka göstermiş ki..sofraya oturulunca hoca kürkünü yemeğe uzatıp ”ye kürküm ye, zira bu ziyafet bana değil sanadır.”  demiş.Gerçekten de insanlar dış görünüşe, makam mevkiye çok itibar eder olmuş hatta olmuşuz.Özellikle de büyük şehirlerde bu oran daha fazla.İnsanlara göre ister çirkin giyin istersen  güzel hiç fark etmiyor. Sanki ilk defa insan görüyormuş gb bakmaları gerçekten çok üzücü..Bence bu nokta da insanın cahil olmasından kaynaklanıyor.Çünkü ilk bakış helal ama ikinciye izin yok.Haliyle ne kimseyi aşağılayıcı ne de riya olacak bir şeye sebep olamıyorsun.bu çirkinden kastım pijamalarla ya da kirli kıyafetler vs değil

Dan Brown – Cehennem

Resim
En başta belirtmek istiyorum.Okurken uyukladığım kitaplar vardır.Dan Brown Cehennem kitabını her okumaya başladığımda uyukladım. Belki yorgunluk çünkü sadece akşamları okuyabiliyorum.Akşamları yaptığım tek şey de okumak değil. Kitap almaya giderken bir arkadaşımla karşılaştım. Aklımda Jean-Christophe Grange ın “Kaiken” kitabı vardı.Arkadaşım dedi Cehennemi oku ben iki günde bitirdim.Şöyle güzel böyle güzel.Gittim aldım.Okumaya başladım. İlk başlarda güzel gidiyordu,gizemliydi.Sonra hastane camından gördüğü sanat eserini anlatmaya başladığı bölümden FS-2080‘e kadar çok çok sıkıcı geldi.Sanat eserleri ile ilgili kitap okumak istesem,o yönde bir kitap alırdım zaten. Çok kısa bir zaman diliminde geçen hikaye,ayrıntılarla o kadar çok boğuyor ki insanı.Hikayeden acayip sapıyor.Hem kitabın sonu başından belli.Bilmiyorum belkide benim beklentilerim daha yüksekti. Daha fazla yazı yazmaya değeceğini düşünmüyorum.Okumanızı tavsiye etmem. Hikayeden bahsedeyim birazda,okumak isteyenler o