Bâlikessir..Gönlü kırgın şehir..

Eğer yolda giderken misss gibi bir koku burnunuza geliyor ve kim yaptı acaba derken karşınıza çıkan lokma kuyruğunu görüyorsanız, tam alacakken benim gibi paralı sanıyorsanız işte  orası Balıkesirdir.
Yolda kadınların hiç çekinmeden parıl parıl köylü şalvarlarını giydiğini, siyah feracelerini giyip sırtlarında çocuk taşıyan teyzeler görürseniz Balıkesirdesiniz demektir.
Misafir olduğunuz evde 8,10 çeşit hamurişi, pasta, börek ikram edildiyse, rengarenk pazarlarında geziyorsanız, 20 çeşite yakın peynir varsa orası Balıkesirdir.
Hele en hayret ettiğim pazarcı esnafın satın almasanda baktığın şeyi bile tattırmaları.. :) Cömert şehirdir, az bir maaşla bile geçinebildiğin ucuz şehirdir. Çok şaşaalı değildir hayat, dinlendirir seni.
Ege insanı bir başkadır. Eşler hanımlarına düşkün ve evcimek, kadın egemen bir yer burası..Yani kız vercen ama almayacaksın :D
Dördüncü senemizi doldurduk burda, daha kalır mıyız bilmiyorum çünkü ufukta başka şehirler var.
Sessiz,sakin, sevecen şehirdir, kim olursan ol kabul eder seni.. Tarihi bir Hasanbaba çarşısı,kocaman bir mezarlığı, küçük bir avm ve çarşısı var.İlçeleri kadar popüler değildir merkez ama ben merkezini daha çok seviyorum.. Hele de abla dediğim ama bana annelik yapan hacıannelerimin yeri bambaşka..Hele sohbetleriyle insanı manevi olarak tazeleyen Ali Haydar Efendi Vakfını mutlaka görmelisiniz. Yeni yerleri görmeyi istiyorum ama seni arkamda bırakıp gitmesi de çok zor geliyor ey balıkesir..
Balıkesri demek gönlü kırgın şehir demek aslında zamanında İmamı Birgivi hazretlerinin gönlünü kırmış o da bu ismi vermiş şehire..
Bilmiyorum balıkesir ben mi senden ayrılıyorum yoksa sen mi beni bırakıyorsun..